Yeraltı Peygamberi (2009) Un prophète
Malik Djabena altı yıl hapis cezasını tamamlamak üzere bir Fransız hapishanesine kapatıldığında ne okuması ne yazması vardır. Henüz 19 yaşındaki bu kimsesiz yeni mahkum, hapishanedeki diğer mahkumlara göre çok çelimsiz ve kırılgandır. Arapların ve Korsikalıların yoğun olduğu hapishaneyi yöneten Korsikalı çete lideri, Malik’i köşeye sıkıştırır ve ona bazı görevler verir. Malik, görevlerini yerine getirdikçe sertleşip güçlenir ve liderin güvenini de kazanmaya başlar. Fakat Malik cesur ve uyanık bir gençtir; hapishane hiyerarşisi içerisinde yavaş yavaş yükselirken kendine ait bazı planlar da geliştirir.
Katyn Katliamı (2007) Katyn
Filmde, 1940 yılında dönemin Sovyet gizli polisi tarafından, Stalin’in emriyle sosyalist(komunist) ideolojiye sahip olmadıkları için 22.000 Polonyalı’nın başlarına tek kurşun sıkılarak öldürülmesiyle sonuçlanan olay anlatılmaktadır.
Bu katliamda öldürülenler arasında filmin yönetmeni Andrzej Wajda’nın babası da bulunmaktadır. Film, 2008 yılında yabancı film dalında Oscar’a aday olmuştur.
Kalpazanlar (2007) Die Fälscher
Usta bir kalpazan olan Salomon Sorowitsch’in gerçek hikayesini anlatan film, savaştan kısa bir süre sonra, kumarbazların cenneti, görkemli Monte-Carlo’da başlar. Yıpranmış, eski püskü bir pardesü giydiği halde elinde para dolu bir çantayla sahilde oturan adam Salomon Sorowitch’in ta kendisidir. Geçmişine ait en büyük iz de kolundaki işarettir…
1936 Berlin. Dolanbazların, jigoloların ve kolay kadınların dünyasında barınan “Kalpazanlar Kralı” Salomon Sorowitsch için hayat, para gerektiren bir oyundur. Bunun için ihtiyaç duyduğu parayı kendi basar. Pragmatizmi ve yaratıcılığı sayesinde hayatın renkli – ve güvenli – tarafında kalmayı becermektedir, belki de bunu sadece görünüşte başarıyordur…
Güzel Aglaia’nın gülümsemesine karşı koyamayan Sorowitsch’in Berlin’de bir gece daha kalması onu felakete sürükler. Müfettiş Herzog tarafından tutuklanır. Diğer birçok profesyonel suçlu gibi, Sorowitsch de toplama kampına yollanır. Mauthausen’in normal bir hapishane olmadığının kısa sürede farkına varır; burada mahkumlar sistematik olarak öldürülmektedirler. Hayatta kalma içgüdüsü ve sanatsal mahareti sayesinde diğerlerinden ayrılır ve naziler için önemli bir işte görevlendirilir.
Film yabancı film dalında Oscar kazanmıştır.
Ateşkes (2005) Joyeux Noël
Yıl 1914. İnsanlık tarihinin en kanlı savaşı Birinci Dünya Savaşı başlamış. Ancak Noel Gecesi batı cephelerinden birinde müziğin de gücü ile o geceye özel bir barış ilan edilir sessizce, Almanlar ve İskoç-Fransız birlikleri arasında. Tabii ki üst düzeyde kişiler bu yakınlaşmayı hiç de hoş karşılamayacaklardır.
Başkalarının Hayatı (2006) The Lives of Others
Politik gerilim ve hümanist drama “Başkalarının Hayatı”, Glasnost’un ve Berlin Duvarı’nın yıkılışından beş yıl önce 1984 Doğu Berlin’inde başlar ve izleyiciyi iki Almanya’nın birleştiği 1991 yılına kadar götürür. “Başkalarının Hayatı”nda Doğu Almanya’nın çok güçlü gizli polis örgütü Stasi için çalışan Yüzbaşı Gerd Wiesler’in yavaş yavaş oluşan düş kırıklığı anlatılır .
Kelebek ve Dalgıç (2007) Le scaphandre et le papillon
Elle Dergisi’nin 43 yaşındaki karizmatik editörü Jean Dominuque Bauby, 1995 yılının 8 Aralık günü ani bir beyin kanaması sonucu felç geçirir. Komada kaldığı 20 günün sonunda uyanan Jean Dominique, kendini vücudunun içerisinde hapsolmuş olarak bulur. Sol gözünün görme yetisi hariç bütün bedensel fonksiyonlarını yitirmiştir. Ancak o, hayata eşsiz bakış açısıyla kendisine yepyeni ve zengin bir dünya yaratmayı başarır. Çünkü sol gözü dışında felç olmayan 2 şey daha vardır: ‘Hayal gücü ve anıları …”
Harflerin kullanım sıklığına göre düzenlenmiş bir alfabeyi kullanarak sol gözünün yardımıyla asistanına Kelebek ve Dalgıç Giysisini yazdıran Bauby’nin romanı, Türkçe de dahil olmak üzere pek çok dile çevrildi. Bu gerçek yaşam hikâyesinden yola çıkarak romanı sinemaya uyarlayan Julian Schnabel, Kelebek ve Dalgıç’ta duygularını dış dünyaya bedeniyle yansıtamayan Bauby’nin iç dünyasını çarpıcı biçimde beyazperdeye aktarıyor.
Tarafsız Bölge (2001) No Man’s Land
Yıl 1993. Bosna’daki savaş tüm şiddetiyle sürmekte. Ciki isimli Bosnalı ve Nino isimli bir Sırp asker düşman hatları arasındaki tarafsız bölgede sıkışmışlardır. Kaçacak bir yerleri ve güvenecek kimseleri yoktur. Birbirine düşman bu iki asker bir yandan birbirlerini yok etmek için fırsat kollarlarken bir yandan da içinde bulundukları trajikomik durumdan kurtulmak için mücadele etmektedirler. Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nde görevli bir asker, kendisine verilen emirleri hiçe sayarak yardımlarına koşar…
Konuş Onunla (2002) Hable con ella
Bir süre önce bir sinemada şans eseri tanışan iki adam olan Benigno ve Marco, kaderin bir oyunu sonucu kısa süre sonra bir klinikte tekrar karşılaşırlar. Benigno’nun sağlık görevlisi olarak çalıştığı bu klinikte, aşık olduğu sevgilisi Lydia komada bulunmaktadır. Marco ise bir boğa tarafından ağır şekilde yaralanan ve yine komaya giren matador sevgilisi Alicia’ya destek olmak için oradadır. Birçok açıdan aynı kaderi paylaşan iki adam arasında zamanla güçlü bir dostluk kurulur. Benigno, Marco’ya komadaki sevgilisiyle konuşmasını söyler. Durum umutsuz görünse de mucizelerin olabileceğine inanmaktadır.
Saraband (2003)
Boşanmalarının üzerinden yıllar geçmesine rağmen görüşmeye devam eden Marianne ve Johan, genç sevgilisi Paulina ile evlenen Johan’ın, ‘Henrik’ adında bir oğlu olmasından sonra bir daha görüşmemişlerdir. Şehir dışında, orman içinde, tek katlı bir evde yalnız başına yaşayan Johan, kendisini ziyarete gelen Marianne’yi görünce mutlu olur. Film, Ingmar Bergman’ın Bir Evlilikten Manzaralar filminin devamıdır, yine Bergman tarafından çekilmiştir.
Bir Mucizedir Yaşamak (2004) Zivot je cudo
Bir Sırp mühendis olan Luka, 1992’de Bosna’ya gelir. Yanında opera şarkıcısı olma hayalleri taşıyan karısı Jadranka ve oğlu Milos vardır. Tanrı’nın unuttuğu bir yerdeki küçük bir köye yerleşen Luka kısa bir süre sonra patlayarak Balkanları cehenneme çevirecek olan savaştan habersiz hayal kurmakta, planlar yapmaktadır.
İyimser mizacından aldığı şevkle, bölgeyi turistik olarak kalkındıracak olan tren yolu inşasına başlar. Giderek yaklaşan savaş söylentilerine kulağını tıkar. Gelin görün ki savaş çıkıp oğlu askere alınır, karısı da bir müzisyenin koynuna girip kaçıverir. Berikilerin bir gün döneceği umuduyla canla başla çalışmaya devam eden Luka’nın hayatı görmek istemediği savaş ve çatışmayla kaplanmaya başladığında hayat karşısına Müslüman bir kadın olan Sabaho’yu çıkarır. Ve her şey değişir!
Bunları da kaçırmayın
Mar Adentro (2004) İçimdeki Deniz
Der Untertgang (2004) Çöküş
Gençliğin En İyisi (2003) La meglio gioventù
Karanlıkta Dans (2000) Dancer in the Dark
Küçük Otik (2000) Otesánek
Afrika’da Bir Yerde (2001) Nirgendwo in Afrika