
Erol Mintaş’ın ilk uzun metraj filmi, beyaz perdede gelecek hafta izleyicilerle buluşmaya hazırlanıyor.
Zorunlu göçten sonra Tarlabaşı kentsel dönüşüm projesiyle beraber ikinci bir göçe zorlanan, hafızalarındaki şarkının peşine düşmüş bir anne ile oğlunun hikâyesinin anlatıldığı filmin çekimleri, 2013 sonbaharında İstanbul ve Doğubeyazıt’ta gerçekleştirildi.
Fragmanı İzlemek için Tıklayın!
İlk gösterimini Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da 15 – 23 Ağustos tarihleri arasında düzenlenen Saraybosna Uluslararası Film Festivali’nde yapan “Annemin Şarkısı” (Klama Dayîka Min), burada ”En İyi Film”, Antalya’da ise 10 – 18 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen 51. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ”En İyi İlk Film”, ”En İyi Erkek Oyuncu”, ”En İyi Müzik” ve ”En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” dallarında ödüle değer görülmüştü.
Feyyaz Duman, Zübeyde Ronahi ve Nesrin Cavadzade’nin başrollerini paylaştıkları filmde bu isimlere, Aziz Çapkurt, Cüneyt Yalaz, Ferit Kaya, Mehmet Ünal, Sabiha Bozan, İncinur Daşdemir, İbrahim Turgay, Enginay Gültekin, Rewşan Çeliker eşlik ediyor.
Türkiye – Almanya – Fransa ortak yapımı filmin görüntü yönetmenliğini George Chiper – Lillemark yaparken, filmin sanat yönetmenliğini İsmail Durmaz üstleniyor. Alexandru Radu’nun kurgusunu yaptığı filmin özgün müzikleri Başar Ünder’e ait.
Filmin Künyesi
Yönetmen: Erol Mintaş
Oyuncular: Feyyaz Duman, Zübeyde Ronahi, Nesrin Cavadzade, Aziz Çapkurt, Cüneyt Yalaz, Ferit Kaya, Mehmet Ünal, Sabiha Bozan, İncinur Daşdemir, İbrahim Turgay, Enginay Gültekin, Rewşan Çeliker
Tür: Dram
Yapım Yılı: 2014 (90 dk)
Vizyon Tarihi: 14 Kasım 2014
Senaryo: Erol Mintaş
Yapımcı: Mintaş Film, Arizona Productions, Mitosfilm
Müzik: Başar Ünder
Yapım Ülkesi: Almanya, Türkiye, Fransa
Dil: Kürtçe, Türkçe
Dağıtıcı Firma: M3 Film
Filmin Konusu
Ali, annesi Nigar’la beraber Tarlabaşı’nda yaşamaktadır. Doğu’da köylerinin boşaltılması üzerine göç ettikleri mahallede hayatları tekrar kesintiye uğramıştır. Şehirden uzak yüksek beton binaların arasına taşınmalarıyla beraber sorunlar başlar. Komşularının köye geri döndüğüne inanan Nigar, sabahları köyüne geri dönmek üzere evdeki eşyaları toparlar. Bazı günlerse, kendini İstanbul sokaklarına atar. Genç öğretmen Ali, gittikçe hastalanan annesini mutlu etmek için farklı yöntemlere başvurur: Hediyeler alır, gittiği her yere onu da motoruyla götürür, rüyalarına giren şarkının peşine düşer. Aynı zamanda, Ali kız arkadaşı Zeynep’in hamile olduğunu öğrenir; fakat kendini baba olmaya hazır hissetmemektedir. Ali iki kadının arasında çaresiz kalmıştır…
